Cinsel sağlık, cinsellikle ilgili enfeksiyonlar dahil olmak üzere hastalığın olmaması ve fiziksel, duygusal, zihinsel ve sosyal bir iyilik halidir.
Üreme sağlığı ise, insan yaşamının her aşamasında ve üreme sisteminin tüm yönleriyle bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik hali olarak tanımlanabilir. Bütüncül bir bakış açısıyla bakıldığında, cinsel sağlık ve üreme sağlığı arasındaki ilişkinin önemi ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle özellikle hak temelli sağlık hizmetlerine erişim bağlamında cinsel sağlık ve üreme sağlığı birlikte ele alınmaktadır. Öte yandan çocuk sağlığı da son derece önemli bir konudur.
Cinsel sağlık ve üreme sağlığı, insanların cinsel yolla bulaşan enfeksiyon, istenmeyen gebelik, zorlama, şiddet ve ayrımcılık riski olmadan cinselliklerini yerine getirebilmeleridir. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı; Sadece üreme sistemi ve işlevleriyle ilgili hastalık veya sakatlıkların olmayışı değil, aynı zamanda bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir. SRH; Bu, insanların tatmin edici, güvenli, şiddet içermeyen bir cinsel yaşama, üreme kapasitelerine ve bu kapasiteyi kullanıp kullanmamayı seçme özgürlüğüne sahip oldukları anlamına gelir.
Cinsel sağlık ve üreme sağlığı, uluslararası insan hakları koruma mekanizmaları tarafından tanımlanmakta ve çeşitli sözleşmelerle korunan temel insan haklarıyla doğrudan ilişkisi ortaya konmaktadır. Bu bağlamda tanımlanan haklara genel bir çerçeve olarak CSÜS hakları denir.