İslam dinine göre insan vücudu Allah tarafından kişiye emaneten verilmiştir. Kişinin bu emanete kendisine verilen süre yani ömür içinde iyi bakması ve zarar vermemesi istenilmiştir. İslam dinindeki bu inanış ile İslam âlimleri günümüzdeki şekil düzenleme ve görünüş kazanma ve kazandırma amaçlı estetik ameliyatların tümü için dinimize uygun olmadığında birleşmektedirler. Burun estetiği ve bu görüşten nasibini almaktadır doğal olarak.
Allah tarafından insana emanet edilen bir uzvun beğenilmeyerek değişiklik düşünülmesini ve tatbik edilmesini Allah’a saygısızlık olarak değerlendirenler, burun estetiği ameliyatları için eğer nefes alamama ve düzgün konuşamama gibi sağlık sorunları ile burun estetik ameliyatları yaptıranları bu kapsamın dışında tutuyorlar. Çünkü aynı inanışa göre bedene iyi bakılması ve rahat yaşamaya engel rahatsızlıkların giderilmesi ve bedenin rahatlatılması da gerekiyor.
İslami inanışa göre estetik gibi aslında vücut için çok da gerekli olmayan müdahalelerle insana emanet olarak verilen vücuda işkence çektiriliyor ve acı yaşatılıyor ve de bu bir günah ve caiz de değil. Estetik ameliyatların birçok kişi tarafından, aralarında burun estetiği de bulunan ameliyatlarla daha çok dikkati çekmek, daha güzel görünmek amacı ile yaptırıldığı düşünülünce de estetik operasyonların yüzde sekseninden fazlasının bu sınıfa girdiği düşünülebilir.
Bununla birlikte insanın vücudunda ve herhangi bir organında kişinin kendisince veya diğer insanlarca yadırganan ve insanın psikolojik olarak etkilenmesine sebep olan bir anormallik, bir fazlalık varsa bunun ameliyat ile düzeltilmesi vücudun keyfi olarak şeklini bozmak değil tedavi olduğu düşünülmelidir. Tedavi amaçlı olarak yapılan estetik ameliyatlara ve tabi bununla beraber burun estetik de dinimizde izin verilmiştir. Bunda inancınıza ters bir uygulama bulunmamaktadır.
Tüm bunlara karşın İslam yönetimli bir devlet olan Suudi Arabistan’da kadınların çok rağbet ettikleri estetik operasyonlar bir çığ gibi büyüyor. Riyad’da caddeler dolusu estetik merkezleri bulunuyor. Kadınlar bu ülkede bir yandan peçelerin altına sakladıkları burunlarına estetik yaptırırken, çarşaflarının altındaki göğüslerini büyüttürürken veya küçülttürürken diğer yandan din âlimlerine koşup icazet almaya çalışıyorlar. Doktorlarla din adamları bir araya geliyor ve estetik ameliyatları konuşuyorlar. Bu toplantılardaki ortak görüşe göre, çok küçük olan memelerin ve kişiye üzüntü verecek kusurların ya da kaza sonucu meydana gelen zararların düzeltilmesi helal ama düzgün ve tıbbi bir sorunu olmayan bir burnu sadece bir şarkıcı veya aktrise benzemek için değiştirmek haram sayılıyor.
Haram veya helal kabulleri aslında kişinin kendi kabulleridir. Kendisini ve bedenini iyi hissettirecek, mutlu edecek, huzur verecek, kendine güveni getirecek estetik işlemler kişi için neden haram olsun ki?
